WCgamers

Karakter: Kel'thuzad The Archlich

Kel'Thuzad The Archlich

Yaklaşık 1 hafta önce bitirdiğim fakat bazı nedenlerden dolayı paylaşamadığım yazımı huzurlarınıza sunuyorum .Daha paylaşılmayı bekleyen bir yazım daha var fakat Shamanisticure'den onay bekliyorum onun için .Umarım okurken keyif alırsınız .

Kel'Thuzad Lich King'in baş ajanı ve en sadık hizmetkârıdır.Kendisi yazımın ilerleyen paragraflarında bahsedeceğim Cult of the Damned(Lanetliler Kültü, Lanetliler Tarikatı)'in kurucusu ve vebanın(Hikayemizdeki vebanın ne olduğunu bilmeyenler için; insanları öldürüp onları undead ve Lich King'in hizmetkarı olarak yeniden canlandıran bir salgın) Lordaeron'a yayılmasını sağlayan kişidir(yada varlıktır mı desek o tarz bişey işte ).Lich olarak yeniden canlanmadan önce Kirin Tor'un bir büyücüsü idi.Bu kadar ön bilgi yeter sanırım geçelim asıl hikayemize

2. savaştan kısa süre önce Council of Six(Kirin Tor'un en güçlü büyücülerinden oluşan ve Dalaran'ı yöneten yüksek konsey)'in bir üyesi olan Kel'Thuzad tam anlamıyla bilgiye aç biriydi.Büyünün her türlü sırrının ve tekniğini öğrenmek için can atıyordu.Ve bu yüzden Guardian's Library(Medivh'in bilgilerini topladığı yer)'e giriş izni almak için çok istekliydi.Fakat kütüphane kapatılınca çok üzülmüştü.



Kel'Thuzad

Lich King'in Çağrısı

Azeroth'da ki birkaç güçlü kişi Lich King'in fısıltılarını duyabiliyordu ve bunlardan en önemlisi Kel'Thuzaddı.Kel'Thuzad artık Kirin Tor'un kendisine daha fazla bişey katamayacağı,burada daha fazla ilerleyemeyeceğini anlamıştı.Büyünün her türlü tekniğini(karanlık büyülerde dahil) öğrenmek için can atan Kel'Thuzad Lich King'in çağrısına kulak verdi.Bunun üzerine konseydeki yerini bırakıp tüm malvarlığını sattı ve Northrend'e doğru yola koyuldu.Tek başına denizde ve karada uzun bir yol katetti ve sonunda Northrend'in buz tutmuş kıyılarına ulaştı.Lich King'in Icecrown'da ki kalesine ulaşmak için Azjol-Nerub'un yıkıntıları arasından geçen Kel'Thuzad Lich King'in gerçek gücünü ve yıkımını burda gözleriyle gördü.Ve ondan birşeyler öğrenicek olursa çok güçleneceğinin farkına vardı.

Buzulların üzerinde aylarca süren bir arayış sonrasında Kel'Thuzad Icecrown'a ulaştı.Ner'zhul(yani Lich King)'un kalesine ulaştığında gardiyanların ona engel olmadan geçmesine izin vermelerine çok şaşırmıştı.Sanki geleceğini biliyorlar ve onu bekliyorlardı.Kel'Thuzad donmuş toprakların altına indi ve buzulun merkezine giden yolu buldu.Buzlu ve karanlık mağaranın sonuna vardığında Frozen Throne'un önünde eğildi ve ruhunu ölümün karanlık lordu Lich King'e sundu.



Frozen Throne ve Lich King


Lich King kazandığı son müttefikten oldukça memnundu.Sadakati ve itaati karşılığında Kel'Thuzad'a ölümsüzlük ve büyük bir güç verdi.Karanlık bilgi ve güç için can atan Kel'Thuzad Lich King'in ona verdiği ilk büyük görevi kabul etti.İnsanların arasına girip Lich King'e adeta tanrıymışcasına tapan bir tarikat kuracaktı.

Bu görevi gerçekleştirebilmesi için Lich King Kel'Thuzad'ı undead'a çevirmedi onu insan haliyle bıraktı.Kel'Thuzad ilizyon güçlerini ve ikna yeteneklerini kullanarak Lordaeron'da ki insanları Lich King'e doğru çekti.


Cult of the Damned (Lanetliler Tarikatı)

Kılık değiştirerek Lordaeron'a dönen Kel'Thuzad 3 yıl boyunca servetini ve zekasını insanları gizli tarikatına toplamak için kullandı.Tarikat yada Kel'Thuzad'ın deyişiyle Cult of the Damned(Lanetliler Tarikatı) yandaşlarına Ner'zhul'a hizmet etmeleri ve sadık olmaları karşılığında Azeroth'da ebedi bir hayat vaad etti.Aylar geçtikçe Kel'Thuzad Lordaeron halkı arasından yeni tarikatına birçok gönüllü buldu.Kel'Thuzad görevinin bu kadar basit olacağını düşünmüyordu ama amacına kolayca ulaşmıştı.Cult of the Damned'ın saygınlığı ve üyeleri artarken Kel'Thuzad'da bütün bunların gizli kalmasını sağlıyordu.



Cult of the Damned'in arması


Düşüşün Başlangıcı

Kel'Thuzad'ın Lordaeron'da ki başarıları sonrasında Lich King'de son hazırlıklarını yapmaya başlamıştı.Vebanın enerjisini kazanlara koyan Ner'zhul Kel'thuzad'a kazanları tarikatın kontrolündeki kasabalara göndermesi için emir verdi.Kazanlar sadık müritler tarafından korunuyordu ve bu kazanlarla Lordaeron'un şehirlerine,kasabalarına ve tarlalarına veba yayılacaktı.

Lich King'in planı mükemmel işledi.Lordaeron'un kuzeyindeki birçok köyde veba neredeyse anında yayılmıştı.Aynen Northrend'de yaşandığı gibi vebadan ölen insanlar Lich King'in kölesi olarak dirildi.Kel'thuzad'ın müritleri ölüp karanlık lordun hizmetinde tekrar dirilmek için istekliydiler.Veba yayıldıkça daha çok zombi dirildi.Kel'Thuzad Lich King'in git gide büyüyen ordusuna baktı ve onlara Scourge adını verdi.Çok yakında Scourge Lordaeron kapıları üzerine yürüyecek ve bütün dünya insanlığın düşüşüne tanık olacaktı.

Ölümsüzlerin Savaşı

Lich King'in talimatları doğrultusunda Kel'thuzad salgını küçük bir kasaba olan Brill'e yaydı fakat orada Jaina Proudmoore ve Prens Arthas tarafından bulundu.Kel'thuzad oradan hızlıca kaçtı ama Jaina ve Arthas onu Andorhal'a kadar kovaladı.Arthas kızgın bir şekilde Kel'Thuzad'ı yakaladı ve onu öldürdü.Ancak henüz bitmiş değildi.



Jaina Proudmoore



Prens Arthas

Arthas'ın Northrend'e yolculuğundan ve Mal'ganis'i Frostmourne ile öldürdükten sonra Lordaeron'a döndü ve Lich King'in hizmetkârı olarak krallığına ihanet etti.Arthas Kel'thuzad'ın hayaleti tarafından rahatsız edilmeye başlamıştı.Kel'thuzad sadece Arthas'a görünüyordu ve ona Lich King'in bir sonraki planı için onu canlandırması gerektiğini söyledi.Ve kendisini canlandırması için cesedinden kalanları Quel'Thalas'ın içindeki Sunwell(Sunwell aynı World Tree'de olduğu gibi Well of Eternity'den alınan büyülü sularla oluşturulmuş bir çeşme,kuyu tarzı bişey)'e götürmesi gerekiyordu.

Kel'thuzad'ı canlandırmak için Arthas ve ordusu Quel'Thalas'a saldırdı.Elflerin direnci ve Sylvanas Windrunner'ın cesurca savaşmasına rağmen Arthas'ın ordusu High Elf ordusunu yoketti ve Sunwell'e ulaşmayı başardı.Sunwell'e ulaştıktan sonra Arthas Kel'Thuzad'ın kalıntılarını Sunwell'in büyülü sularına batırdı.Bununla birlikte kutsal sular kirlendi ve önceki yaşamında bir insan olan Kel'Thuzad çok daha güçlü bir varlık, bir lich olarak geri döndü.

Burada bir antiparantez olarak lichleri açıklamam gerekiyor.

Lichler

Lichler güçlü undead büyücüleridirler.Ölümsüz bedenleri Lich King'in hizmeti altındadır.Lich King'e bağlılıklarını ispatladıktan sonra Lich King onlara kendi güçlerinin yanında kullanmaları için buz ve kara büyülerin gücünü bahşetmiştir.Diğer undeadlardan ayrı olarak zeki yaratıklardır ve bu özelliklerinden ötürü Lich King lichleri ordusunun komutanları olarak kullanmıştır.Her lich içinde ruhunu taşıdığı bir tılsıma sahiptir.Bu tılsım zarar görmedikçe zarar görmüş vücudunu tamir edebilir ve geri getirebilir(Neden Kel'Thuzad'ı vanilla wowdan beri gördüğümüzün cevabıda burada yatıyor)(vanilla wow: The Burning Crusade paketinden önceki wow,wowun ilk hali).Azeroth'da ki en güçlü lich Kel'Thuzad'dır.




Lich haliyle Kel'Thuzad

Kel'Thuzad Arthas'a Lich King'in bir sonraki planı için Dalaran'da ki Book of Medivh'e ihtiyaçlarının olduğunu söyledi.Böylece Archimonde'yi tekrar Azeroth'a getirebileceklerdi.Arthas ordusuyla beraber Medivh'in kitabını ele geçirmek için Dalaran'a saldırdı.Kitabı alan Kel'thuzad Arthas ve ordusunun koruması altında çağırma büyüsüne başladı.Büyü tamamlandığında Archimonde portalda göründü ve planlarını harekete geçirmekte serbestti artık.Archimondenin ilk eylemi Tichondrius'u Scourge'ye lider yapmak oldu(Bildiğiniz gibi Kil'jaeden Lich King'i gözetlemeleri için dreadlordları görevlendirmişti)(Archimonde'nin gelişi ve World Tree'ye saldırmasıyla ilgili ayrıntıya girmiyorum burda merak edenler World Tree'nin Gizemi ve Tarihi isimli konumu okuyabilirler).Arthas ve Kel'thuzad'ı güçlerini kısıtlamıştı.Kel'thuzad bu durumdan hoşnut değildi ama Lich King'in planına güveniyordu ve Dalaran'ın yok edilmesi sırasında oluşan kaosta ortadan kayboldu.Onun aklında başka planlar vardı.



Archimonde

Savaştan Sonra

Daha sonra Kel'Thuzad Plaguelands(Eski Lordaeron ve Quel'Thalas)'da ortaya çıktı ve oranın tamamen işgalinden sonra Lich King'in komutanlarından biri olarak orada kaldı.Arthas Ner'zhul'un emri üzerine Kalimdor'a Illidan'ı bulmaya gitti ve yerine Kel'thuzad ve Sylvanas Windrunner'ı bıraktı.

Arthas öfkeli bir şekilde geri döndü ve Plaguelansda ki dreadlordları kovdu.(Archimonde Azeroth'a geldiğinde Arthas ve yandaşlarını gözetlemeleri için 3 dreadlord görevlendirmişti)Lejyonun generallerinin(dreadlordlar) gitmesiyle dağlara doğru kaçan insanları yakalamak için geri döndüler.Kel'thuzad onların Lich King için iyi kurbanlar olacaklarını düşündü.Ama savaşta insanlar tarafından yara aldılar, Arthas'da şiddetli nöbetlerini geçirmeye başlamıştı ve Kel'thuzad güçlerini geri çağırmaya karar verdi ama Lich King devam etmelerini söyledi.Ardından Ner'zhul Arthas'a Northrend'e geri dönmesini söyledi.Kel'thuzad yola çıkmaya hazırdı fakat dreadlordlar tarafından pusuya düşürüldüler ve ayrılmak zorunda kaldılar.

Sylvanas yaptıklarının intikamını Arthas'dan almaya kararlıydı ve onu pusuya düşürdü(w3 campaing oynayanlar hatırlar buraları).Kel'thuzad Arthas'ın yardımına yetişti ve onu Sylvanas ve bansheelerin elinden kurtardı.Kel'Thuzad Arthas'a yolculuk için gemilerin hazır olduğu kıyıya kadar eşlik etti.Arthas en sadık hizmetkarı ve dostu Kel'thuzad'dan Lordaeron'da kalmasını ve onun mirasının kalmasını sağlamasını istedi.Kel'thuzad yaşadığı sürece ne pahasına olursa olsun bunu sağlayacağına yemin etti.Kel'thuzad kendi güçlerini alarak Eastern Plaguelands'daki Naxxramas'a yerleşti ve orada bizi bekliyor (tabi Wrath of the Lich King ile beraber Naxxramas Northrend'e Dragonblight'a alındı)

Kel'Thuzad'ın Wow'da ki Akıbeti

Vanilla wow'un final boss'u olan Kel'Thuzad oyuncular tarafından öldürülmesine rağmen lichlerde açıkladığım özellikleri nedeniyle tam anlamıyla ölmemiştir ve Wrath of The Lich King paketinde Dragonblight'da Wintergarde Keep'in hemen yanında yer almıştır.Level 80'e göre uyarlanan Naxxramas hala görebilmekteyiz Kel'Thuzad'ı.Kel'Thuzad'ın neden yokedilemediğini ve tekrar geri nasıl geldiğini açıklayacak olursak eğer;
Fall of the Kel'Thuzad questinde Kel'Thuzad'ın tılsımını Father Inigo Montoy'a vermemiz isteniyor.Tılsım Father Montoy'a verildikten sonra Montoy tılsımı Argent Dawn'a vermek yerine saklamayı tercih etti.Bu sayede de Kel'Thuzad'a kendini geri getirmesi için izin vermiş oldu.Montoy tabi bu hareketinden dolayı ödüllendirildi ve kendisini şuan Dragonblight'da lich Thelzan the Duskbringer olarak görüyoruz .

Komutan Eligor Dawnbringer'ın konu hakkındaki sözleri

"The lich, Kel'Thuzad. He serves the Lich King without question, a necromancer of great prowess in life, turned into a master of necromancy after his death. It is said he is the most loyal of the Lich King's subjects. Kel'Thuzad has survived trials that would have long since shattered the souls of even the greatest of the Brotherhood. He readily gave his life at Arthas' hand, later to be brought back - reborn in the power of the Sunwell. In the Plaguelands, Kel'Thuzad was again defeated by the agents of the Argent Dawn. However, his phylactery was delivered to a false agent of the Brotherhood. We have yet to discover who stole his phylactery or why."

Türkçesi

"Lich Kel'Thuzad.Lich King'e sorgusuz sualsiz hizmet ederdi,yaşamında cesaretli bir kara büyücüydü,ölümünden sonra kara büyünün ustasına dönüştü.Lich King'e en sadık olan olduğunu söyledi.Kardeşliğin ruhlarını parçalamak için denemeler yaptı.Kolayca geri getirilebilmek için Arthas'ın ellerinde öldü -Sunwell'in gücüyle yeniden doğdu.Kel'Thuzad Plaguelands'da Argent Dawn'ın ajanları tarafından tekrar öldürüldü.Fakat onun tılsımı kardeşliğin yanlış ajanına verildi.Onun tılsımını kimin neden çaldığını henüz keşfedebilmiş değiliz."

Çevirebildiğim kadar çevirdim yanlış varsa eğer düzeltilirse sevinirim .

Daha önce olduğu gibi Azeroth'un şampiyonları dehşetli kale Naxxramas'a baskın yaptı ve lich lordunu tekrar yendiler.Ama Kel'thuzad'ın tılsımına ne olduğu hala meçhul.

Naxxramas Trailer;

Türkçe alt yazılısını bulamadığım için diyalogu kendim çevirmeye çalıştım;

"Arkadaşlarım tarafından kovuldum.Sürgün edildim.Donmuş arazilerde dolaşmak zorunda kaldım...ama yalnız değildim.Bütünüyle değil.Ses beni hedefime yönlendiren tek arkadaşımdı.Garip,korkunç yaratıklar beni girişte bekliyordu.Kanımın donduğunu hissettim,Icecrownun kendisi kadar soğuk olduğunu.

İçeride korkunç şeyler gördüm,güç gösterilerine,istersem benim olabilecek güce şahit oldum.Korktum,kaçtım...ama çok uzağa gidemedim.Seçimimi yaptım.Ama böyle bir gücün karşılıksız olmayacağını çok geç farkettim.

Şimdi, geri döndüm ve dünya çok daha büyük bir bedel ödeyecek.

Ben Kel'Thuzad...

Ve merakın senin ölümün olacak."

 
Altyazının çevirisi;

"Bana geldin..

Umutsuzlukla,korkuyla..

Cevaplar arıyordun..

Nasıl soracağını bilmediğin sorulara.

Ve sana söz verdim..

Zamanı geldiğinde

Anlayacaktın..

Zamanı geldiğinde

Çok daha güçlü olacaktın..

Tamamıyla inandıktan sonra.

Zamanı geldiğinde

Bana hizmet edecektin..

Sonsuza dek."