WCgamerS Chat Kutusu

Sitemizde sorunsuz dolaşmak için Mozilla Firefox tarayıcsını öneriyoruz.

WCgamers

Karakter: Malfurion Stormrage

 

Malfurion Stormrage

 

 

Malfurion Stormrage(Fırtınaöfkesi) tüm zamanların ilk ölümlü Druid'iydi ve Druidizm'i Night Elf halkına 10 bin yıl önce yarı-tanrı Cenarius'un vesayeti altında tanıtmıştır.Malfurion'nun rehberliğiyle birlikte Kaldorei (Night Elf) halkı Burning Legion (Yanan Lejyon)'nun Kadimler Savaşı sırasında Azeroth'a yaptığı ilk istilayı başarıyla durdurmuştur.Bu sonuçtan sonra Malfurion Başdruidler dünyasının en iyisi konumuna gelmiştir.Malfurion,Illidan Stormrage'in ikiz kardeşi,Elune'nin yüksek rahibesi Tyrande Whisperwind (Rüzgarfısıltısı)'inde kocasıdır.Onlar birlikte Queen Azshara'nın ve onun halkı Highborne'nun düşüşünden itibaren Night Elf ırkına en iyi liderliği sağlamışlardır.

Malfurion Stormrage



Malfurion -Shan'do diye de bilinirdi yani Darnassian dilinde ''onurlu öğretmen anlamında- Azeroth'ta hayatın akmasını sağlamış,saygısını ve tecrübesini 10 bin yıl süre boyunca taşımış olan Warcraft evreninin en güçlü ve saygın ölümlülerinden biridir. - Chris Metzen (Blizzard'ın Yaratıcı Departmanı'nın Şefi) Malfurion'nun onun favori karakteri olduğunu belirtmiştir. -

Biyografi

Malfurion Cenarius'un en iyi öğrencilerinden biriydi.Great Sundering (Büyük Ayrılış)'tan önceki eski dünyada Malfurion,Queen(Kraliçe) Azshara'ya sadıklığını ve hayranlığını kanıtlamış bir bilgeydi.Azshara ve yoldaşlarının halklarına karşı mesafe koymalarını ilk farkedenlerin arasında yer alıyordu ve Well of Eternity (Sonsuzluk Kuyusu)'nin bahşettiği güçlerin inandığı kadar saf olmadığına şüphe duymaya başlamıştı.Ayrıca yakında olacakları tahmin edebiliyordu,Malfurion Kaldorei'nin sonsuza dek değişeceğini anladı.

Cenarius,Tyrande,Malfurion ve Illidan.



Azshara ve onun Highborne halkı Kuyu'yla ilgilenmişti,ve Azshara,Kuyu'yla ilgili toplayabilecekleri kadar bilgi toplamalarını emretti.Zaman geçtikçe Highborne ırkı Kuyu'dan nasıl güç çekileceğini ve Kuyu'nun enerjilerini nasıl idare edileceğini öğrendiler.Sonunda,Azshara'nın umursamaz büyü kullanışı Sargeras'ın -Tüm Hayatın Düşmanı ve Burning Legion'nun Lordu- dikkatini çekti.Azshara'nın sarayında bir portal açarak,Azshara'nın büyücüleri High Lord Counselor ( Yüksek Lord Elçi ) Xavius'un liderliğinde,Lejyon'nun kumandanları dahil -Archimonde,Mannoroth ve Hakkar the Houndmaster- bütün iblislerin Kalimdor'a geçip,arazilerin arasında çılgınca koşmalarına ve karşılarına çıkanları öldürmelerine izin verdi.Night Elfler umutsuzca onlara karşı savaştı ancak çoğu kişi yardım alamadıklarından dolayı ölüyordu.Burning Legion yeniyordu.Highborne ırkı Sargeras'ın ışınlanmasını sağlayabilmek için Well of Eternity'de daha büyük bir portal açmaya karar verdi.

Queen Azshara



Malfurion ikiz kardeşi Illidan'ı büyüyü bırakmak konusunda ikna etti ve sevgilisi,Elune'nin yüksek rahibesi,Tyrande Whisperwind'i alıp kuşatılmış halkının içine su serpmek ve onları kurtarmak için yarı-tanrı Cenarius'u aramaya çıktı.

Malfurion,Cenarius'un ve Ejderha Kraliçesi Alexstrasza'nın yardımıyla bile halkının şeytansı istilacılara karşı duramayacağını biliyordu.Well of Eternity'nin onların geçidi olduğunu biliyordu ve onun yokedilmesi gerektiğine karar verdi.Bu yokedilişin istilacıları ölümlü yapacağını ve büyüsüz bırakacağını biliyordu,Night Elfler Azshara'nın kalesine saldırıp istilaya son vermeyi isteksizce kabul ettiler.

Ancak,Illidan büyüye olan takıntısına teşvik oldu ve Tyrande için olan hayal kırıklığına uğramış aşkı yüzünden gücünü bırakmayı reddetti,Highborne'u ikaz etmek için direnmeyi bıraktı.Illidan çabucak onlara yetişebileceğini sanıyordu ancak Malfurion şaşırtmak için hemen saldırdı.

Azshara ve Highborne halkı onlar için hazırdı ve onun karmakarışık büyüleri Malfurion'nun kuvvetlerini parçaladı.Malfurion Tyrande'nin eski Highborne ve şimdi Satyr'e transforme olmuş birinin ellerine düştüğünü gördü,bu ona son bir saldırı için güç verdi.

Azshara'nın Malfurion'la olan mücadelesi portalın sihirsel hizasını bozdu ve girdabın(vortex) dengesizce büyümesine yol açtı.Malfurion bütün iblisleri Kuyu'dan Twisting Nether'a yollamak için devasa bir fırtına büyüsü yaptı.Well of Eternity kendiliğinden yıkılmaya başladı,toprağı,Azshara'nın sarayını ve Zin-Azshari'nin harap olmuş şehrini kendine doğru çekmeye başladı.Sargeras portalın kapandığını bilmesine rağmen imkansız olanı yapmaya çalıştı,portala girip onu tekrar yarattıktan sonra Azeroth'a girmeyi.Portal nihayet parçalandı ve Sargeras'ı içinde hapsetti.The Well of Eternity felaket bir patlama yaşadı ve dünyayı sonsuza dek ayırdı.

Sargeras



Ancak,Malfurion kurtuldu.İlkel sallar yaptılar ve Kalimdor'a doğru yol aldılar,Malfurion,Tyrande ve Cenarius halklarına yeni bir yuva için liderlik etmeye hazırlardı.

Korktukları oldu,sonsuza kadar yokolduğunu sandıkları Well of Eternity'nin sihirsel enerjileri Mount Hyjal'ın tepesindeki bir gölde farkedildi.Bunu yapan Illidan'dı,arcane büyüsüne duyduğu takıntı onu bunu yapmaya zorlamıştı,Kuyu'nun suyundan 7 şişe almıştı ve yeni bir Well of Eternity yaratmak için 3 tanesini göle döktü.Malfurion,kardeşi Illidan'nın büyü takıntısının dünyanın güvenliğine her zaman bir tehdit olacağını biliyordu ve onu Hyjal'ın altındaki Barrow Deeps'e hapsetti.Ancak,Ayrılık'ı hala unutamamışken,Malfurion ve Night Elfler yeni Kuyu'yu yoketmeye cürret edemediler.

Malfurion Aspect'lerin elçisini aradı ve ona Alexstrasza,Ysera ve Nozdormu'yla görüşmek istediğini belirtti.Saklandıkları yerlerden çıkan Aspectler yeni bir Kuyu'nun oluşturulduğunu duyunca şaşkınlığa uğradılar.Aspectler,Burning Legion'nun Kuyu'nun enerjisinden yararlanıp bir kez daha Azeroth'a gelmelerinden şüphe duyuyordular.

Malfurion onlarla hemfikirdi.Hepsi Kuyu'yu birlikte korumaya karar verdi.Bunun sonucunda World Tree(Dünya Ağacı -Nordrassil-)'i yarattılar ve Night Elfler'le birlikte Well of Eternity'i koruyacaklarına söz verdiler.Alexstrasza the Life-Binder(Yaşam Bağlayıcı) ağacı G'Hanir'in büyülü meşe palamudundan yetiştirdi.Nozdormu the Timeless (Zamansız) ağacın üzerine bir büyü yaptı,bu büyü durduğu sürece Night Elf'ler yaşlılıktan ya da hastalıktan ölmeyecekti.Ysera the Dreamer(Hayalperest) Nordrassil'i Emerald Dream(Zümrüt Rüyası)'e bağladı.Ağaç sayesinde dünyayı tekrar yapılandırabilecekti.Ancak Emerald Dream'i korumak için,onun sonsuz yollarını şuurunu kaybetmeden gezmezi gerekiyordu.Bunu devam ettirmek için tüm druidler kaybedecekleri yıllara ve Emerald Dream'e sonsuza dek bağlı olacaklarına rağmen yüzyıllar boyunca uyumayı kabul ettiler.

Nozdormu the Timeless



Alexstrasza the Life-Binder



Ysera the Dreamer



Malfurion ve Tyrande,halklarına Hyjal'ı çevreleyen Ashenvale'nin ormanları arasında topluluklarını kurmaya yardım ettiler.Cenarius onlara odunun yollarını öğretti ve Malfurion Druid sanatındaki gücünün önemli derecede yükseltti ve halkı arasındaki ilk Başdruid ünvanını aldı.

Malfurion ve druid ırkı Dath'Remar ve hayatta kalan Highbornelar'ın saldırısı tarafından uyandırılmadan önce yıllarca huzur içinde uyudu.Malfurion hemen uyandı ve eski yoldaşlarını öldürmeye kalkıştı ancak druidler onları yoketmeyi reddetdi zaten şuana kadar yeterince can kaybına uğramışlardı,bu nedenle Malfurion Highbornelar'ın sürgün edilmesi gerektiği kararına vardı.Dath'Remar ve yandaşları sonradan High Elf(Yüksek Elf) oldular.Buna rağmen Malfurion'nun inancının ötesinde kalbinde bir acı vardı,Emerald Dream'a tekrar katılmak ve Moonglade Adası'ndaki Stormrage Barrow Dens'te ki uzun uykusuna yatmak için Tyrande'yi geride bırakmıştı.

Sonsuzluğun Sonu

10 bin yıl sonra Lejyon'nun gelişi Tyrande'yi druidleri uyandırmak zorunda bıraktı.Üç büyülü korumayla mücaede ettikten sonra -Şimşek Koruyucu,Ateş Koruyucu ve Buz Koruyucu- Horn of Cenarius'a (Cenarius'un Borusu) ulaştı.Malfurion Horn of Cenarius'un sesine uyandı.Topraklarının parçalandığını ve çürüdüğünü Emerald Dream'de olmasına rağmen hissedebiliyordu,uyandığında ormandan,Sığınak'ına yaklaşan Undead işgalcileri kontrol altına almak için treantlar summonladı.

Uyanmasına neden olan Tyrande ona Archimonde'un Kalimdor'a döndüğünü ve beraberinde Burning Legion'u getirdiğini söyledi.Malfurion Warlock'un niyetini hemen anladı ; Mount Hyjal'a saldıracak ve Nordrassil'in mistik enerjilerini çekmeye çalışacaktı.Yapılması gereken çok açıktı ; Druidler'i uyandırmalı ve Archimonde'u durdurmalıydılar.

Malfurion Undeadler'le çatışan farklı ırklar gördü ve onlarla,gelen saldırı için ittifak olabileceklerini düşündü.Ama Tyrande hemen reddetti çünkü onların Cenarius'u öldürdüğünü ve Undeadler'in onlar için yapacaklarını hakketiklerini söyledi.

Winterspring'de Druid of the Talon's Barrow Dens'de ki Druids of the Talon(Pençenin -Kuş- Druidleri)'u uyandırma girişimde bulunduklarında bu vahşi doğaları daha da yaygınlaşmaya başlamıştı.Tyrande,karartılmış gölge tarafından parçalanmış olan ve Ashenvale'de yardımda bulunduğu Furbolglar'dan bir grup buldu.Tyrande'nin kuvvetleri hepsini öldürdü.Barrow Dens'e ulaşana dek Orclar'la,Humanlar'la ve Undeadler'le savaştılar.Malfurion Barrow Dens'de Horn of Cenarius'u çaldı,Druid of the Talon uyandı ve Malfurion'a yardım edeceğine ve Hyjal'ın Barrow Deeps'lerinde ki Druid of the Claw (Pençenin -Ayı- Druidleri)'ı uyandıracağına söz verdi.

Dağlık üzerindeki mağaralara girdiklerinde,Malfurion ve Tyrande Hyjal'ın kutsallığına rağmen kötülüğün çürümesine uğramış devasa örümcekler ve bir çok yaratık keşfettiler.Bir müddet sonra hain kardeş Illidan'nın bulunduğu koridorlara açılan bir giriş kapısına geldiler.Malfurion'nun itirazlarına rağmen,Tyrande Illidan'ı serbest bırakmak için hapse girdi.Malfurion devam etti ve Druid of the Claw'ın kendilerini unuttuklarını gördü,Night Elf formlarına karşın onların Feral Bear (Vahşi Ayı) formlarını benimsedi.Druidler'in akılları ayıların akıllarına benzemişti ve birlikte etraflıca düşünmelerini imkansız kılmıştı.Ama Horn of Cenarius'la birlikte Malfurion durumu bildirdi.Druidler,Malfurion'nun akıllarını restore etmelerinden dolayı ona minnettar oldular ve Lejyon'a karşı olan savaşta onların yanında yer almayı kabul ettiler.

Bu arada Tyrande,savaş amaçlarına büyük bir ölçüde katkısı olacağına inandığı Illidan'ı serbest bıraktı.Ama Malfurion bunca yılın geçmesine rağmen Illidan'nın ihanet ettiğinden dolayı ona güvenemiyordu.Illidan,Malfurion'a bir zamanlar birlikte iblislere karşı savaştıklarını hatırlattı ancak Malfurion hoşgörülü değildi ama yapabileceği birşey yoktu.

Illidan Night Elfler'den bir birliği Felwood'un çürümüş ormanlarına götürdü ve Tichondrius'a karşı savaşmaya başladı.Tyrande ve Malfurion hemen Illidan'a destek olmaya gittiler ama vardıklarında Illidan bir iblis formunda savaşı kazanmıştı.Illidan Tichondrius'u yenebilmek için Skull of Gul'dan (Gul'dan'nın Kafatası)'nın güçlerini almıştı.Malfurion ve Tyrande,Illidan'ın korkunç tercihine inanamıştı ve Malfurion onu ormanlardan sonsuza dek kovdu.Illidan kardeşiyle tartışmaya girmek istemedi ve Malfurion'a uyarak oradan ayrıldı.O gece Malfurion bir vizyon oluşturmuştu.Büyük bir kuzgun gelip ona Tyrande'yi alıp Mount Hyjal'ın üssüne gitmesini söyledi.Tuhaf olmasına rağmen Malfurion talimata uyup Tyrande'yi alıp gitti ve orada Kalimdor'un ana kuvvetlerinin liderleriyle tanıştılar,Jaina ve Thrall.



Night Elf Illidan Stormrage



Demon Illidan Stormrage



Tyrande onları savaş yüzünden azarlarken bir kuzgun belirdi ve kendisini Medivh the last Guardian of Tirisfal (Tirisfal'ın son Koruyucusu) olarak tanıttı.Medivh Night Elfler'i Kalimdor'un ana birliklerine katılmaya ve Archimonde'un World Tree'ye olan acımasız kuşatmasını durdurmak için ikna etti.Tyrande isteksizce kabul etti.

Medivh ve Liderlerin Buluşması



Hyjal'ın zirvesinden,Well of Eternity ve World Tree'nin olduğu yere kadar Malfurion karşı saldırı planı kurdu.Savunanlar dağlarda çabucak takviye birlikleri kurdular ve Archimonde'un yükselişini beklediler.Malfurion yapılması gerekeni biliyordu ; Archimonde'u yenebilmek için World Tree'nin güçlerini,güçlü iblis liderin üstüne salması gerekiyordu.

Archimonde,en güçlü sağ kollarından geriye kalan 3'ü tarafından iyileştirildi ve Hyjal'ı kuşattı ve Jaina'yla Thrall'ın üslerine saldırdı.Sonunda Tyrande'nin son kalesine geldi,kaleyi parçalara ayırdı,büyülü kapılardan esti geçti ve World Tree'ye olan yolunu açtı.Tyrande ve Malfurion onun yaklaşmasını izledi,Archimonde dikkatsizce World Tree'nin üssüne girdi ve umutsuz koruyucuların üstündeki zaferi ona büyük bir güven sağlamıştı ancak ona kurulan tuzaktan haberi yoktu.

Archimonde



Archimonde Ağaç'a vardığında,Malfurion Horn of Cenarius'u çaldı.Binlerce Ancestral Guardian (Eski Koruyucu) bu sesle birlikte canlandı ve Archimonde'ye saldırdı,bu sırada büyük bir patlama yaşandı bu patlama Hyjal'ın tepesindeki ormanları yıktı,World Tree'yi parçaladı ve Night Elfler'in ölümsüzlüğünü sonlandırdı.

Malfurion'nun Horn of Cenarius'u Çalışı

 


Gelgitlerin Dehşeti

Malfurion ve Tyrande bir gün Nordrassil'i kontrol ederlerken Maiev the Warden (Muhafız) adında bir koşucuyla tanıştılar ve Maiev Illidan'a karşı destek için yalvarıyordu.Eski iblis avcısı ortaya çıktı,Shadowsong'a saldıran ve ordularını yok eden kişiye karşın ve karada-denizde yaşayan,yılandan olan,Naga diye bilinen bir ırkı kendisine,planlarında yardım etmek için topladı.Malfurion ve Tyrande yardım etmek için ona katıldılar.

Maiev the Warden



Malfurion beraberinde savaşta yardım etmeleri için dağ devlerinide getirdi ve Naga birlikleriyle Maiev'e ulaşabilmek için savaştılar.Ulaştıklarında Maiev,Tyrande'ye karşı üzgündü çünkü rahibe (Tyrande) Illidan'ı serbest bıraktığı için Maiev'in bir çok gözcü gardiyanını öldürdü.Malfurion iki kadın arasındaki tartışmayı,kavgaya dönüşmeden durdurdu ve Illidan'nın peşine düşmeleri gerektiğini belirtti.Illidan,Tyrande'yi alıkoyana kadar Naga'ya karşı savaştılar.Illidan,Tyrande'yi peşinden gelmemesi için uyardı ve onlar,onu yakalamadan önce kaçtı.Onu denizde takip ettiler ve kendilerini Lordaeron'nun sahillerinde buldular.

Ormanların bozulmasından dolayı sıkıntılı olan Malfurion orman ruhlarıyla iletişime geçmek için odunlara geri döndü ancak Maiev ve Tyrande'yi farklılıklarını unutmaları gerektiğini ve Illidan'ı aramaya devam etmelerini buyurdu.

Odunlara gittiğinde Malfurion toprağın acısını hissetti ve ona Northrend görüşünü veren hayırsever orman ruhlarıyla tanıştı.Bu görüşle Malfurion Illidan'nın Eye of Sargeras'la (Sargeras'ın Gözü) yaptığı pervasız büyüleri gördü,dünya için korktu ve kardeşini durdurmaya karar verdi.

Ama Maiev'i bulduğunda,Tyrande'yi göremiyordu.Maiev hüzünlü bir şekilde Tyrande'nin savaşta düştüğünü söyledi.Malfurion çileden çıktı,ordularına Illidan'nın Naga'sına karşı liderlik etti ve Maiev'in yeni ittifakı Kael'thas'la Illidan'nın kuvvetlerini yenilgiye uğrattılar ve onu esir aldılar.Malfurion,Illidan'ı Tyrande'nin ölümü yüzünden suçladı ama Kael araya girdi ve Tyrande'nin öldüğünü söylemek için erken olduğunu onun sadece bir nehre kapıldığını söyledi.Bunu anlaması Malfurion'nun aldatıldığı anlamına geliyordu,Maiev'i aldı ve Tyrande'yi aramaya koyuldu,Illidan'da gönüllü olarak Naga halkıyla nehirde onu aramaya başladı.

Tyrande'yi bulduklarında o ve küçük bir birlik nöbetçi askerler umutsuzca Undead'e karşı savaşıyorlardı.Illidan Naga halkıyla Tyrande'yi nehrin karşısına almak için savaşırken Malfurion Undeadler'e karşı savaşıyordu.Sonunda Undeadler'i geri püskürttüler ve Illidan,Tyrande'yi kurtardı.

Illidan,Tyrande'yi Malfurion'a getirdiğinde,Malfurion minnettardı.Illidan'nın özgürlüğünü kazandığını söyledi ama Malfurion kardeşine,eğer Night Elfler'i bir daha rahatsız ederse bu kadar affedici olmayacağını söyledi.Illidan bu şartları kabul etti ve mistik bir portal açtı.

Geri çekildiklerinde,Maiev kızgın bir şekilde Malfurion ve Tyrande'yi Illidan'ı bıraktıkları için azarladı.Öfke içerisindeyken o ve onun gözlemcileri Illidan'ı portalına kadar takip etti.Tyrande onu durdurmaya çalıştı ama Malfurion gitmesine izin verdi çünkü ona sadece fikrini değiştirmesini söyleyeceklerini biliyordu.

Malfurion ve Tyrande büyük bir iç çektikten sonra yapılması gereken işler olduğu için halklarının yanlarına geri döndüler.

Sonralarda

Malfurion Stormrage halkı için hem bir kahin hem de bir kurtarıcı olmuştur.Tyrande'yle Kalimdor'a döndükten sonra,Malfurion bazı Night Elfler'in World Tree'yi tekrar yaratmak ve ölümsüzlüklerini geri almak istediklerini öğrendi.Malfurion onları uyardı ve doğanın bunun kadar bencil bir hareketi kutsamayacağını belirtti.Kısa bir zaman sonra Malfurion,Burning Legion'nun İkinci İstila'sının olaylarından sonra güçlerini yenilemek için Emerald Dream diye bilinen ruh diyarına geri döndü.

Yakın zamanda,Malfurion'nun rüyasıyla ilgili bazı şeyler ters gitti.Rüya'nın bir yerinde tutsak kalmıştı,onu yöneten yeşil ejderlerin bile yetişemeyeceği bir yerde.Oyundaki görevler ve olaylar onun Cenarius'un ruhuyla Kâbus'a karşı savaştığını gösteriyor.Kendi tercihiyle uyanmadığı ya da Kâbus'un onu uyandırmadığının olup olunmadığı bilinmiyor.Bilinen tek şey Malfurion kayıptı ve Night Elfler karanlığın içine doğru yanılıyorlardı.

Moonglade'de Druidler'le konuştuktan sonra,Brann Bronzebeard (Tunçsakal) Malfurion'nun komasının gizemli şartları hakkında bir açıklama yaptı,biri Malfurion'a saldırmıştı.''Bilinmeyen bir saldırgan yakın zamanda,Druidler'in ünlü liderine birşeyler yapmış ve o zamandan beri katatonik bir durum içerisinde.Druidler,Cenarion Circle'ın liderlerini alıkoyabilecek yeterli güce sahip olduğu bilgisiyle birlikte şüpheli ve endişeli bir duruma düştüler.Burda bazı Druidler'le konuştuktan sonra alışılmadık şeyler öğrendim.'' Brann bunun dünyadaki en güçlü kişiler tarafından yapıldığına inanıyordu.''En büyük zanlılar,Remulos ve Fandral Staghelm'dir.Bunun nedeni,Malfurion'u Emerald Dream'de sabotaj yapabilecek güce sahip tek Druid onlardır ; ama bu hainin bir Druid olduğundanda şüpheliyim.''

Malfurion'nun yokluğunda,Başdruid Fandral Staghelm Druidler'in liderliğini aldı,Darkshore'da ki Circle of Ancients (Kadimler Halkası)'i,elfleri World Tree'yi yeniden inşa etmesi için ikna etti ve ölümsüzlüklerini geri almaları için zamanın geldiğini söyledi.Halka'nın da onayıyla ve diğer grupların itiraz etmesine rağmen,Staghelm yeni World Tree,Teldrassil'i yarattı.

Malfurion'nun durumunun ayrıntıları bir devlet sırrıydı.Sadece Cenarion Circle'ın yüksek rütbeli üyeleri ve Elune'nin Kardeşlik'i bu konu hakkında bilgiye sahipti.

Kâbus Lord'u ve Stormrage'in Dönüşü

Romanda,Malfurion Emerald Dream'de,Emerald Dream ve Azeroth'u fethetmek için Nightmare Lord (Kâbus Lordu) tarafından alıkonulduğu ve işkence edildiği yer alıyor.Nightmare Lord,Emerald Nightmare'in -Emerald Dream'i çevreleyen korkunç bir dert- hükümdarıydı.Sonradan anlaşıldı ki bu kişi Malfurion'nun eski düşmanı Xavius'tu.Tyrande Whisperwind,Broll Bearmantle,Ysera,Alexstrasza,King Varian Wyrnn ve bir çok kişinin yardımıyla Malfurion Nightmare'den kurtulma şansına ve Üçüncü Savaş'tan beri ilk defa Azeroth'un fiziksel boyutuna dönme şansına sahipti.Yoldaşlarının yardımıyla Nightmare Lord'u durdurup,Emerald Nightmare tehdidine bir son verebilirdi.Aynı anda,Malfurion Teldrassil'in fesatlığını keşfetti ve onu kaldırdı,ağacın önceden olması gerektiği gibi barınak ve bir anıt olmasını sağladı.

Kâbus tehdidi bastırıldıktan sonra Malfurion ve Tyrande Whisperwind,tekrar birlikte oluşlarının tadını çıkarmak için yeterli zamana sahipti.Sonra zaman kaybetmeden,Ysera ve Alexstrasza'nın kutsamalarıyla,Alliance'ın liderlerinin hatta Horde'un lideri Thrall'ın iyi dilekleriyle sonunda çift Night Elfler'in başkenti Darnassus'ta evlendi.

Tyrande Whisperwind ve Malfurion Stormrage



 


Bugün 1 ziyaretçi (3 klik) kişi burdaydı!

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol